DÖRDÜNCÜ FATİH TERİM DÖNEMİ

Galatasaray'da 4. Fatih Terim dönemi, futbolcuların kendisine, Göztepe ile Türk Telekom Park'ta verdikleri hoş geldin partisi ile başladı.

Göreve geldiğinin henüz üçüncü gününde teknik direktör olarak sahaya çıkan Fatih Terim, Süper Lig'in ilk devresinin son maçında, Göztepe karşısında 3-1 galip gelirken  dördüncü kez takımın başında olmaktan mutlu ve gururlu olduğu gözleniyordu.

Evet değerli okurlarım bu tür maçlar olmuştur her daim de olacaktır, Galatasaray galip gelecek, mağlup olacak, berabere kalacak, şampiyon olacak veya diğer sıralarda yer alacak  bu futbolun güzellikleridir, zaten her futbol takımı da bu güzellikleri yaşamak için mücadele etmektedir.

Esas olan kulüpleri yöneten kişilerin sözleri, konuşmaları, prensipleri, ve dirayetleridir, bunların değerlendirmesini de zaman içinde en güzel bir biçimde tribünlerdeki taraftar yapar ama kulüp üyesi olanın bir oydan fazlasını yapma şansı maalesef yoktur.

Şimdi ister misiniz? daha imzaların mürekkebi kurumadan, çok değil 2013 senesinin eylül ayına dönelim;

Sarı kırmızılı kulüp resmi internet sitesi aracılığı ile teknik direktörleri Fatih Terim 'in görevine son verildiğini şu açıklama ile yapıyordu.

Yönetim Kurullarımızın sözleşmesini iki yıl uzatma kararı almasına cevaben Teknik Direktörümüz Sayın Fatih Terim’in kendisine yapılan yeni sözleşme önerisini kabul etmediğini açıklamış olması Yönetim Kurulumuza yeni çözümler aramak konusunda önemli bir sorumluluk yüklemiş bulunmaktadır.

Yaşanan gelişmeler Galatasaray’ın tüm sportif başarılarının temelinde yer alan Galatasaray değerlerine zarar verecek aşamaya gelmiştir.

Yönetim Kurulumuz her şeyden önce bu değerlerin korunması ve gelecek kuşaklara aktarılması sorumluluğu altındadır.

Galatasaray’ın tarihsel süreçte oluşmuş yönetim şekli gerek kurum içi hiyerarşi bakımından gerekse görev, sorumluluk ve yetkilerin dağıtımı bakımından kuşku ve tereddüt götürmeyecek ölçüde bellidir ve nettir.Bu sorumluluğun gereği olarak camiamızın daha fazla yıpratılmasını engellemek amacıyla Yönetim Kurullarımız oybirliği ile Sayın Terim’in sözleşmesinin feshi için kendisine bildirimde bulunulması kararı almıştır.

Sarı Kırmızılı kulüp resmi internet sitesinin bu  yayımından sonra,Kulüpbaşkanı Ünal Aysan, uzun süre gündemde kalacak, hatta bu günün bile önemini yitirmeyen bir yorumda bulunuyordu. ''En iyileri daha iyileri bulmak için değiştiriyoruz'' diyordu.

Evet değerli okurlarım, şimdi düşünme, konuşma, yazma sırası, yazılı basının, görsel basının ve taraftarındı.

Kimi iyi oldu, kimi yazık böyle olmaması gerekirdi, kimi en doğru karar, kimi yanlışın neresinden dönülse kardır, kimi geçmiş geçmiştir bu güne bakalım, kimi bekle de gör, deyip durdular.

Bu güne dönüp sondan başlayacak olursak ''En iyileri daha iyileri bulmak için değiştiriyoruz'' Sonuç; Süper Lig'in 2013-2014 sezonunun ilk bölümünde takımının başında bulunan fatih Terim'in 24 Eylül 2013'te görevinden ayrılmasının ardından sarı-kırmızılı takımda, yaklaşık 4,5 yılda; Roberto Mancini, Cesare Prandelli, Hamza Hamzaoğlu, Mustafa Denizli, Jan Olde Riekerink ve Igor Tudor, Galatasaray'da teknik direktör olarak görev aldılar.

Beklenilen başarı elde edildi mi?

Cevabı 4,5 yılda değiştirilen 7 teknik direktörün olması başarısızlığın somut göstergesiydi.

Bir de, Galatasaray futbol takımında teknik direktör olarak görev alan bu kişilerin görevlerine son verilirken beraberinde de kulüp kasasını zor duruma sokan maddi hasarlar veriyordu.

Diğer bir husus da Galatasaray'ın değerleriydi, en önemli bir husus, yalnız Galatasaray için değil tüm kurum ve kuruluşlar için de geçerli olan kurumsal değerlerdir.

Peki şimdi Galatasaray değerlerin de anlam ikilemi mi var?

Yoksa değerlerin farkına varan şahsi gelişmeler mi var?

Neyse fazla uzatmanın anlamı yok çünkü, her kafadan bin türlü ses çıkacak kimi öyle, kimi böyle diyecek sonuç siyaset gibi üretim yok çekişme diz boyu olacak. Onun için boş ver!

Ancak bir gerçeği göz ardı etmemenin yararı var;

Kimi profesyonel insanlar mesleklerinde o kadar doğru şeyler yapıp büyük başarılara imza atarlar ki; Normal yaşamlarında, yaptıkları yanlışta, veya kötü bir durumda, toplum  tarafından kendisine mal edilmez veya haklılığı için türlü sebepler üretilir. Bu veya benzeri yanlışlar onun tüm bu başarılarını bir anda silip yok etmez.

İşte bu tam manasıyla taraflı tarafsız, futbol seyircisinin veya halkın büyük bir bölümünün kişiye tanıdığı kredidir.

Tabi esas olan, kişilerin bu krediyi en iyi bir şekilde kullanıp kendine güvenenleri mahcup etmemesi gerekmektedir.

Evet değerli okurlarım;

Spor kulüplerinde , başkanından, yöneticisine, futbolcusundan, teknik direktörüne, teknik heyetinden, masörüne, kadar her kademede görev alan herkes gelir gider ama asla gitmeyen ve kaybedilmemesi gereken iki husus vardır;  Bunlardan en önemlisi kulüp değerleri, ikincisi de kulübüne gönül vermiş iyi günde kötü günde yağan yağmurda beraber ıslanan cefakar seyircisidir.

Sevgilerimle.

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar İsmail Erimiş - Mesaj Gönder


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Çağdaş Kocaeli Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Çağdaş Kocaeli Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Çağdaş Kocaeli Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Çağdaş Kocaeli Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.